Kasım 16, 2024

Manavgat Son Haber

Türkiye'den ve dünyadan siyaset, iş dünyası, yaşam tarzı, spor ve daha pek çok konuda son haberler

Floresan memeliler düşündüğümüzden daha yaygın; kediler bile bunu yapıyor

Floresan memeliler düşündüğümüzden daha yaygın; kediler bile bunu yapıyor

Geçtiğimiz birkaç yılda, Artan sayıda rapor Ultraviyole radyasyon altında memelilerin floresansı hakkında. Wombatlar bunu yapar, ornitorenkler yapar ve hatta sincaplar bile yapar. Ancak şu ana kadar bunun ne kadar yaygın olduğunu tam olarak bilmiyorduk. Araştırmacılar, tüm memeli familyalarının yarısını temsil eden ve hepsi ultraviyole ışık altında farklı şekillerde parıldayan 125 türü inceledi.

Müzeden floresan memelilerin toplanması. Resim kredisi: Travoillon ve diğerleri.

Floresan, ultraviyole ışığın enerjisinin (insanlar tarafından görülemeyen bir tür elektromanyetik radyasyon) belirli kimyasallar tarafından emilmesiyle ortaya çıkar. Daha sonra düşük enerjili elektromanyetik radyasyon olan görünür ışık yayarlar. Bu, örneğin UV ışığı altında parlayan beyaz giysilerde olur. Ancak hayvanlar aleminde de şaşırtıcı derecede yaygın.

Parlayın sevgililerim, parlayın

Hayvanlar, kürklerindeki, pullarındaki veya derilerindeki proteinler veya pigmentler nedeniyle UV ışığı altında parlayabilirler. Kuşlar, amfibiler, balıklar, mercanlar ve sürüngenler için rapor edilmiştir ancak memelilerde daha az sıklıkla görülmektedir. Kemikler ve dişler, tırnaklar ve beyaz insan saçı gibi floresan parlıyor. Kemirgenler Ornitorenk mavi ve yeşil renkte parlarken, UV ışığı altında pembe renkte parlıyorlar.

Curtin Üniversitesi ve Batı Avustralya Müzesi’nden araştırmacılar, hangilerinin floresan olduğunu belirlemek için müzedeki korunmuş ve dondurulmuş örnekleri kullandılar. Parıltının koruma sürecinin bir eseri olmadığını dışladılar ve 125 memelinin tamamının floresan pençeleri veya dişleri olduğunu, %86’sının ise floresan kürküne sahip olduğunu buldular.

Araştırmacılar, “Tüm memeli ailelerinin yarısından 125 memeli türü için floresans rapor ediyoruz” diye yazdı. “Floresansın miktarı ve yeri türler arasında değişiklik gösterse de, hepsi bir tür belirgin floresans gösterdi. Floresansın alanları arasında beyaz ve açık renkli kürk, tüyler, bıyıklar, pençeler, dişler ve çıplak deri yer alıyordu.

Araştırmacılar, çalışmalarında ilk önce ornitorenk (Ornithorhynchus anatinus) ile daha önce bildirilen floresansı kopyalayıp kopyalayamayacaklarını görmek için başladılar. Numuneleri UV ışığı altında görüntülediler ve bir parıltı gözlemlediler. Daha sonra bunu, parıltının “parmak izlerini” kaydeden bir teknik olan floresans spektroskopisini kullanarak doğruladılar.

READ  Rus kozmonotlar, 37 metrelik bir robotik kol oluşturmak için bir uzay yürüyüşünü tamamladılar.

Daha sonra bu işlemi diğer memelilerde de tekrarladılar; koalaların, bandicootların, Tazmanya şeytanlarının ve hatta kedilerin kürklerinde, dikenlerinde, derilerinde ve tırnaklarında floresans olduğuna dair kanıtlar buldular. Özellikle beyaz ve açık renkli kürkün parladığını, koyu pigmentasyonun ise bunu engellediğini belirtiyorlar. Örneğin bir zebranın koyu renkli çizgileri parlamaz.

Araştırmacılar ayrıca, gece türlerinde ışıldamanın daha yaygın olup olmadığını görmek için veri setlerini kullandılar. Bu nedenle toplam parlaklık alanını gece aktivitesi, beslenme ve hareket gibi özelliklerle ilişkilendirdiler. Gece hayvanlarının gerçekten daha fazla floresan olduğunu, suda yaşayan türlerin ise karada veya ağaçlarda yaşayanlara göre daha az floresan olduğunu buldular.

Araştırmacılar, “Bu fenomeni spektroskopi kullanarak doğrulayarak ve ardından memeli soyları boyunca gözlenen floresansı inceleyerek memeliler arasında yaygın floresans gösterdik” diye yazdı.

Curtin Üniversitesi ve Batı Avustralya Müzesi tarafından yürütülen öncü bir çalışma, memelilerdeki floresansın gizemine parlak bir ışık tutuyor. Nadir görülen bir olgu olmaktan ziyade, birçok tür arasında ortak bir özellik gibi görünüyor ve biyolojik çeşitliliği yepyeni bir şekilde vurguluyor. Bu keşif aynı zamanda bu parlayan özelliğin sağlayabileceği evrimsel avantaj hakkında büyüleyici soruları da gündeme getiriyor.

Örneğin, floresans gece hayvanları arasındaki iletişimde veya çiftleşmede rol oynayabilir mi? Floresansın çevresel etkileri (eğer varsa) nelerdir? Parlayan hayvanların karanlıkta gezinmesi veya yiyecek bulması daha mı kolay? Yırtıcı hayvanlara karşı az mı yoksa çok mu savunmasızlar? Bugüne kadar bu soruların yanıtlanması gerekiyor ancak gelecekteki araştırmalar için heyecan verici bir yol sağlıyorlar.

Araştırma dergide yayımlandı Kraliyet Topluluğu Açık Bilim.