Kasım 22, 2024

Manavgat Son Haber

Türkiye'den ve dünyadan siyaset, iş dünyası, yaşam tarzı, spor ve daha pek çok konuda son haberler

BM insan hakları şefi İsrail’i Filistinli mahkumlar açısından kesinlikle kabul edilemez bir durum olarak eleştiriyor

BM insan hakları şefi İsrail’i Filistinli mahkumlar açısından kesinlikle kabul edilemez bir durum olarak eleştiriyor

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Dürk, İsrail güçlerini, işgal rejiminin kuşatma altındaki Gazze Şeridi’nde aylarca süren saldırısı sırasında Filistinli mahkumlara yönelik “kabul edilemez” taciz ve işkence nedeniyle eleştirdi.

Çarşamba günü Cenevre’de düzenlenen bir basın toplantısında Turk, İsrail’in Filistinli tutuklulara yönelik “kesinlikle kabul edilemez muamelesinin”, özellikle de rejimin geçen yıl Ekim ayında Gazze’ye yönelik acımasız savaşını başlatmasından bu yana soruşturmaya ihtiyaç duyduğunu söyledi.

BM, İsrail ordusunun işgal altındaki Batı Şeria’daki Cenin kentine düzenlenen baskın sırasında yaralı bir Filistinliyi askeri araca bağladığını itiraf ettiği yakın tarihli bir vaka hakkında soru yöneltildi.

Turk, “Ne olduğunu ortaya çıkarmak ve faillerin adalet önüne çıkarılmasını sağlamak için açık ve bağımsız bir soruşturma yapılması gerekiyor.” diye ekledi.

Türk sözcü Ravina Shamdasani, davada hesap verebilirliğin gerekliliğini vurgulayarak, “bu tür utanç verici ihlallerin cezasız kalmaya devam edeceği” uyarısında bulundu.

Shamdasani, “Bir noktada bu tür olayları kınayacak kelimeleriniz tükeniyor” dedi.

Shamdasani, BM insan hakları ofisinin “7 Ekim’den bu yana İsrail güçlerinin Filistinli mahkumlara nasıl davrandığına ilişkin çok rahatsız edici, çok üzücü raporlar aldığını” söyledi.

Bu raporlar arasında işkence, kötü muamele, cinsel istismar ve kelepçeleme ile yiyecek, su ve ilaçtan mahrum bırakma yer alıyordu.

Bu kabul edilemez ve buna son verilmesi gerekiyor” dedi.

Shamdasani, insan hakları bürosunun konuyu doğrudan İsrailli rejim yetkilileriyle görüştüğünü ve “şeffaf bir soruşturma” talep ettiğini ancak henüz resmi bir yanıt alamadığını söyledi.

Birleşmiş Milletler, İsrail hapishanelerindeki Filistinli mahkumların koşullarıyla ilgili endişelerini uzun süredir dile getiriyordu, ancak Çarşamba günü durumun savaşın başlangıcından bu yana kötüleştiği konusunda uyardı.

İsrail, 7 Ekim 2023’te kuşatma altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik acımasız askeri harekatına başladı. O tarihten bu yana rejim, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere yaklaşık 38.000 Filistinliyi öldürdü.

READ  Droni ben türk dp3'üm, başarımı kadere ve fludurimid yolculuğuna bağışladı

BM, İsrail’in soykırım savaşının Gazze’nin geniş bir bölümünü harabeye çevirdiğini, bölge nüfusunun yüzde 85’ini gıda, temiz su ve ilaç kıtlığı nedeniyle ülke içinde yerinden olmaya zorladığını söylüyor.

İsrail, Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırımla suçlandı.

BM uzmanları Batı Şeria’daki İsrail askeri mahkemelerini kınadı

Çarşamba günü yaşanan ayrı bir gelişmede, BM uzmanları işgal altındaki Batı Şeria’da adil yargılamalar için bir mekanizmanın bulunmamasını kınadı.

57 yıldır İsrail askeri mahkemelerindeki hakimler, Filistinli mahkumlara “silahlı kuvvetler ve istihbarat teşkilatlarındaki meslektaşları tarafından gerçekleştirilen” işkence ve aşağılayıcı muameleye karşı yasal koruma sağlıyor.

Yasal korumayı imkansız hale getiren bu “istismar” sistemine çocukların bile bağışık olmadığını eklediler.

Uzmanlar, 1967’de işgal altındaki topraklarda polis, müfettiş, savcı ve yargıçların görevlerinin tamamının İsrail ordusuna devredildiği ve bu sistemin ona hukuki işlemleri yürütme konusunda geniş yetkiler verdiği bir sistemin kurulduğunu anlattı.

Uzmanlar, “Bu askeri sistem, halk sağlığı, eğitim, toprak ve mülkiyet hukuku da dahil olmak üzere Filistinlilerin günlük yaşamlarının birçok yönünün kontrol edilmesine yardımcı oluyor” dedi.

“Politik ve kültürel ifadenin, örgütlenmenin, hareketin, şiddet içermeyen protestoların, trafik suçlarının ve saldırganlığın birçok biçimini ve ilkelerine karşı çıkma aracı olarak kabul edilen diğer eylemleri suç sayıyor.”

BM uzmanları, uluslararası hukukun adil ve kamuya açık yargılamaları garanti altına almak için mahkemelerin tarafsız olmasını ve yürütme ve askeri organlardan bağımsız bir yargı organı olmasını gerektirdiğini vurguladı.